Yolculuğum Yenikapı istikameti, trene adım attığım anda bir eksiklik hissettim. Ceplerimi kontrol ederken, cüzdanımı unuttuğumu anladım.
Cüzdanım bankın üzerindeydi, inmek için hamle yaptım ama kapılar kapandı. Bindiğim trenden inenler çıkışa yürüyor, diğer yönde tren bekleyen insanlar, peron kalabalık. Tren hareket ederken, bankın üzerinde cüzdanımı gördüm. Bankta oturan yok. Boş banklar üzerinde cüzdanım bıraktığım gibi duruyor.
Tam da o esnada ben gibi biri daha fark ediyor cüzdanımı. Omzunda çanta asılı bir beyefendi başında şapkası var. Şapkasını çıkarıyor ve kimseler görmesin diye cüzdanımın üzerine koyuyor.
Tren perondan uzaklaşırken o beyefendi şapkanın altından tavşan çıkaran sihirbaz misali, şapkanın içinden cüzdanı çıkarıyor cebine koyuyor ve yürümeye başlıyor... Olan bitene tanıklık ettiğim ve içimi acıtan görüntüler sanırım 8 – 10 saniye sürdü.
KARTALTEPE POLİS KARAKOLU
İlk durak Yenimahalle indim trenden geri Bakırköy'e döndüm olayın yaşandığı bank önüne geldim etrafı kolaçan ettim...
Sonra güvenlik görevlilerine gittim durumu anlattım...
Telsiz anonslarıyla durum yetkililere bildirildi, kayıp buluntu cüzdan var mıydı vs.? Sonuç çıkmadı...
Güvenlik görevlileri, “Belki teslim edilebilir birkaç saat bekleyelim aksi durum olursa şikayetçi olmanız halinde Görüntüler izlenir ve kötü niyetli şahıs tespit edilir, yaptığı suç teşkil ettiği için hırsızlıkla eşdeğer bir suçla yargılanır siz de kayıplarınızı telafi edersiniz” tavsiyesinde bulundu.
Vakit geçirmeden kötü niyetini gördüğüm kişi hakkında şikayetçi olmak için Bakırköy İlçe Emniyet Müdürlüğü Kartaltepe Polis karakoluna gittim.
İfademi verdim...
Sonrasında durumu takip etmek için karakolu defalarca arayarak dosya hakkında bilgi sahibi olmak istedim bugün itibarıyla (14 Mayıs 2024) karakola bizzat giderek durumu öğrenmek istedim...
Telefon görüşmelerinde ve bizzat gittiğimde tarafıma söylenen şu; “Senin ifadeni alan grup falanca gün gelecek gelip onlara sorun. İfadeyi hangi Polis memuru aldıysa dosyaya da onların grubu bakıyor”
Devlette devamlılık esastır yahu... İfadeyi biri alır, biri suçluyu yakalar, beriki mahkemeye çıkarır hepsi bir işin ucundan tutar...
Polis memurunun bugün başka bir görev yerine tayini çıksa ne olacak?
***
İlk mağduriyetim değil... Yıllar önce kapımın önünde bir gece vakti silahlı sopalı saldırıya uğradım eşim ve çocuklarımın gözü önünde...
Kafama aldığım darbeler sonucu o gün bugün hala tedavi görüyorum. Saldırganlar elini kolunu sallaya sallaya aramızda dolaşıyor.
Saldırganların saldırı anı dahil kamera görüntülerini bizzat bulup emniyet güçlerine teslim etmiştim.
Kullandıkları araç görüntüleri var olayı gerçekleştirmeden önce sonrasında kaçış güzergahlarında kamera görüntüleri var. Buna rağmen Devletimizin siz Polisleri onca görüntüye rağmen saldırganları bul-a-madı....
Canımızı malımızı Sizlere teslim etmedik mi ?
***
Polislerimizin işi zor tabi...
İlçemizde yasadışı faaliyet gösteren ve pıtrak gibi açılan oteller var fuhuş yapılanların olduğu da iddialar arasında.
Kumarhaneler var, kimi dernek adı altında, kimi kahvehane kisvesiyle, kimi de açtığı bir dükkanda ya da evinde kumar oynatıyor.
13 -14 Yaşında uyuşturucunun pençesine düşen çocuklarımız var.
Hırsızlık dolandırıcılık olayları hiç bitmiyor. Hangi birine yetişsinler.
Kumarhanecilere mi? Fuhuş yaptıran yasadışı otellere mi? Uyuşturucu satıcılarına mı?
Zor zor Polislerimizin işleri zor.
Halbuki, hırsızlar uğursuzlar olmasa, kumarhaneciler, kerhaneciler olmasa, kavga gürültü yaşanmasa hiç... Ne güzel idare edilir ilçemiz değil mi?
Son söz; Paranıza da, cüzdanınıza da, malınıza mülkünüze de, çoluk çocuğunuza da sahip çıkın... Başınıza musibet gelirse de sineye çekin. Karakollara gidip de iş çıkarmayın başlarına. Olmadı bir bardak soğuk su için ferahlayın emi...
Hırsızlar uğursuzlar aramızda fink atarken siz ilahi adalet tecelli eder diye avutun kendinizi...